Bu yazımızda baba yoksunluğunun çocuklar üzerindeki etkisini inceledik. Yazımız "Erken Çocukluk Gelişimi ve Eğitiminde Baba Katılımı" isimli kitabımızdan derlenmiştir.
Aile, çocuk üzerinde doğum öncesi dönemden başlayarak yaşamı boyunca etkisini sürdüren bir kurumdur. Yaşamın ilk yıllarında anne-baba-çocuk etkileşimi sonucu elde edilen bilgi, beceri ve tutumların yetişkinlik yıllarında oynadığı önemli rol, günümüzde daha iyi anlaşılmaya başlamıştır. Toplumun en küçük birimi olan aile, sosyal ve tarihsel bir olgu olup zamanla değişime uğramıştır. Geçmişten günümüze kadar yapılan birçok çalışma, çocuğun gelişimi ve psikolojisinde anne-çocuk etkileşiminin etkisini göstermektedir ancak gelişen sanayileşme etkisi ile aile yapısı değişmekte ve baba-çocuk ilişkisi daha çok ön plana çıkmaktadır ve önemi yapılan araştırmalarla desteklenmektedir. Babaların çocuk üzerindeki etkisi akademik başarı, sosyal gelişim, öz benlik saygısı, kaygı düzeyi ve cinsiyet rolleri olmak üzere çeşitli alanlarda kendini göstermektedir. Bu bağlamda yapılan çalışmalar, çocuğun yaşamında babanın fiziksel ve psikolojik varlığının çocuğun gelişimi üzerinde birçok olumlu etkisi olduğunu gösterirken yokluğunda ise çeşitli olumsuz etkileri olduğunu göstermektedir.
Toplumsal değişimin ürünü olan olgulardan biri de baba yoksunluğudur. Babanın olmadığı ailelerin anne ve babanın birlikte yaşadığı ailelere göre çeşitli ihtiyaçları veya gereksinimleri bulunmaktadır. Baba yoksunluğunun, sebeplerine ve çocukların içinde bulundukları gelişim dönemlerine göre çocuklar üzerindeki etkisinin farklılaştığı gözlenmektedir. Örneğin babanın ölümüne bağlı olarak yaşanan yoksunluk ile babanın terk etmesine bağlı yaşanan yoksunluk farklı etkiler doğurabilmektedir. Baba yoksunluğunun etkilerini en aza indirebilmek için anne ve baba başta olmak üzere okulun ve genel olarak toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi, gerekli durumlarda uzman desteği alınması önemlidir.
Çocuk her zaman sağlıklı ve normal bir aile ortamında yaşamını sürdüremeyebilir. Bazen ölüm, boşanma, terk veya kısa süreli ayrılıklar gibi nedenlerle yoksunluklar yaşanabilir. Genel olarak baba ailede güven unsurunun kaynağı olarak görülmektedir ve bu durum ataerkil yapısı güçlü olan toplumumuzda daha belirgindir. Çocuk yetiştirmede anne birincil derecede sorumlu gibi düşünülse de babanın çok önemli etkileri bulunmaktadır. Örneğin babanın çocuğu ile birlikte geçirdiği kaliteli zaman içerisinde, onun bakımı ile ilgilenmesi, aralarında güvenli bağlanmayı oluşturabilmesi, hayatında destekleyici rolde olması çocuk için büyük farklılıklar oluşturabilir. Yapılan bir çalışmada, 6 yaş çocuklarının balarını destekleyici bir rolde algılamalarının kendilerini sosyal olarak daha çok yeterli ve güçlü görmelerine neden olduğu ve daha az psikolojik sorun yaşadıkları bulunmuştur.
Aile içindeki dinamiklerin bozulduğu durumlarda babanın çocuğun üzerindeki etkisi de farklılaşmaktadır. Örneğin boşanmalar ve babanın ölümü gibi olaylar sonucunda çocuklar baba yoksunluğu ile karşılaşmakta ve bu durum da çocuğun gelişimini genel anlamda olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Çocuklar için güven, bakım ve benzer temel ihtiyaçlarını karşılayan kişilerin kaybı, onların hayatını birçok açıdan olumsuz etkileyen durumlara dönüşmektedir. Anne ya da baba kaybıyla yaşamlarında meydana gelen değişikliklere uyum sağlamak çocuklar için her zaman çok kolay olmamaktadır. Baba kaybının çocuk üzerindeki etkisi değerlendirilirken bireysel özellikleri, içinde yaşadıkları çevre ve bu çevreye ilişkin kültürel örüntüler ve kaybın nasıl gerçekleştiği de dikkate alınmalıdır.
Baba Yoksunluğunun Nedenleri
Baba Yoksunluğunun Çocuk Üzerindeki Etkisi
Boşanma, ölüm, terk etme, sorumluluk almama ve uzun süreli seyahat gibi nedenlere bağlı olarak yaşanılan baba yoksunluğu; çocuğun sosyal duygusal gelişimini, kaygı düzeyini, cinsiyet rollerinin belirlenmesini ve akademik başarısını etkileyebilmektedir.
Çocukların rol model seçebileceği kişi olan babanın, çevresi ile kurduğu ilişkiler, çocukların kendi kendini kontrol etme ve başkalarına karşı empati geliştirme becerilerini olumlu yönde destekler. Evde bir babaya sahip olunması bir gencin bir suç işlemeyeceğinin garantisi değildir, ancak bir koruma biçimi gibi görünebilmektedir. Babaların yokluğu neticesinde çocukların suçluluğa katılma oranları ve şiddet içeren olaylarda yer almaları arasında ilişki bulunmaktadır.
Babaları tarafından duygusal olarak desteklenen çocukların, depresyon gibi davranışsal ve psikolojik sorunları daha az yaşadıkları, suça daha az karıştıkları, okuldan ayrılma ve uyuşturucu kullanma olasılıklarının daha düşük olduğu ortaya konmuştur. Baba yoksunluğunun yaşanmasının nedenlerinden ilk sırada yer alan boşanma aşamasında, çocukların velayetinin genellikle annelere verilmesi nedeniyle, velayeti alamayan babaların çocuklarına özlem duyması söz konusudur. Yoksunluğun çift taraflı yaşandığı durumlarda çocukların erken çocukluk ve ergenlik döneminde verdikleri olumsuz tepkilerin ve istenmeyen sonuçların orta çocukluk dönemine göre daha yoğun yaşandığı bulunmuştur.
Çocuğun hayatına mutlu ve sağlıklı bir birey olarak devam edebilmesi için baba katılımının önemli olduğu düşünülmektedir. Çocuklar ve babalar arasında etkili bir iletişim olursa çocuklar yaşadıkları problemler karşısında daha sağlıklı karar verebilirler ve akademik başarılarında da bir artış gözlemlenebilir. Babaları ile yakın ve nitelikli bir ilişkiye sahip çocukların okul başarısı ve zihinsel gelişiminin bu durumdan olumlu etkilendiği düşünülmektedir. Eğitimin ilk kademesi olan erken çocukluk eğitiminde baba katılımının, çocuğun okul olgunluğunun, hazır bulunuşluğunun ve okul başarısının artmasına neden olduğu bilinmektedir.
Babaların çocuk gelişimindeki rolü vazgeçilmez ve önemlidir. Babaları tarafından sevilen çocuklar duygusal açıdan daha dengeli, daha az öfkelenen, benlik algıları daha yüksek, dünyaya pozitif bakış açısı geliştiren çocuklardır. Çeşitli sebeplerden dolayı yaşanan baba yoksunluğunun farklı sonuçlara yol açtığı ve çocukların sosyoekonomik düzey, cinsel kimlik kazanımları, kaygı düzeyleri ve akademik başarılarını etkilediği görülmüştür. Baba yoksunluğuna neden olan tüm durumlarda, çocukların baba yoksunluğunun olumsuz etkilerinden en az düzeyde etkilenmelerine destek olabilmek için çocuğun gelişim dönemine uygun bir şekilde baba yoksunluğunun nedeni hakkında bilgilendirilmesi, çocuğun ayrılık sürecine hazırlanması ya da baba yoksunluğu sürecinden desteklenmesi sağlanmalıdır. Bunun yanı sıra, baba yoksunluğunun yarattığı cinsiyet rol model eksikliği, sosyoekonomik sıkıntılar gibi durumların etkisini en aza indirgeyecek sosyal politikaların oluşturulması ve uygulanması sağlanmalıdır.
Erken Çocukluk Gelişimi ve Eğitiminde Baba Katılımı (2. Baskı / Kasım 2020)
Ed: Dr. Şenil Ünlü Çetin
ISBN:978-605-7846-91-4